29 Haziran 2011 Çarşamba

Hersene için 1 tane :)

Geçen sene bir çoğunuzun bildiği üzere korkarak Bournemouth 'a gittim. Fakat bu sene herşey daha farklı bu sefer gitmeyi gerçekten çok istiyorum..Umarım bu sene herşey umduğumdan iyi olur.. :)

Herşey hazır tek engel -Zaman-


  • Dosyam hazır.
  • Vizem hazır.
  • Bavulum hazır.
Aslında herseyim bir aydır hazır.Artık saat saymaya başladım.
Brighton için son 5 gün :) 

7 Haziran 2011 Salı

Neydi ne oldu..

2005 "TheFacebook", Ağustos ayında adının başındaki "the" ekini atarak artık 
sadece Facebook olarak anılmaya başlandı.












2006 Günümüzde pekçok kişinin kullandığı mobil Facebookun temelleri 2006 yılının Nisan aylarında atıldı.








2007 Facebook, Ağustos ayında iPhone ile tam uyumlu hale geldi.










Facebook, 2008 yılında yaptığı hamlelerle üye sayısında büyük bir artış sağladı. Facebook yılın sonunda üye sayısı 100 Milyondu.










2009 yılına hızlı bir giriş yapan Facebook, Şubat ayında üyelerini Like (beğenme) özelliğiyle tanıştırdı.






Mayıs ayında güvenlik konusunda büyük tepki alan Facebook, Temmuz ayında tam 500 milyon kullanıcı sayısına ulaştı.







2011 Ve içerisinde bulunduğumuz yılın ilk ayında Facebookun değerinin 50 milyar dolar olduğu açıklandı.























3 Haziran 2011 Cuma

Brighton'a 30 Kala

Tamı tamına 30 gün sonra brightonda olucağım için hafif hafif heycanlanmalar başladı… Ama geçen seneki kadar heycanlı değilim.Çünkü en azından artık birazda olsa dil biliyorum,oraya gidince ne yapıcağımı biliyorum J,Bi yandanda orda çok güzel ve eglenceli günler geçirecegim için sabırsızlanıyorum…

1 Haziran 2011 Çarşamba

FlashMob Nedir ?


Flashmob, belirli sayıda bir insan topluluğunun kalabalık olan bir alanda ,beklenmedik ani bir anda ,bir araya gelmesi ve belirli bir aksiyonu kısa süre devam ettirip, bunun arkasından ise o kalabalık ile gözden kaybolmasıdır.

Flashmob farklı markalar tarafından kullanılır ve kullanan kişilerin zamanının bol olması gerektiği için genellikle üniversite öğrencileri tarafından daha çok tercih edilir.
 

Bunun yanı sıra artık bu daha senkronize bir şekilde Halkla ilişkiler departmanı veya şirketler tarafından da tercih edilip, çalışmalarla ortaya konabiliyor.
Markalar iletmek istedikleri mesajı televizyon,dergi,radyo gibi yollarla masraflı şekilde iletirken bu yol ile hem daha karlı hem de daha cana yakın bir tutum sergilemiş oluyorlar.Durum bu şekilde gözlenince PR'ciler de buna farklı bir bakış açısı getirerek, ''Neden insanların kendi istekleri ile bir reklam izlemelerini hatta bunu sanal alem aracılığıyla paylaşmalarını istemeyelim?'' diye düşündüler.

Bu düşünce yapısı ile PR'cılar çılgınlar gibi bu aktiviteyi yaparken video çekip, youtube ve benzeri paylaşım sitelerine koydular.Sadece koymakla kalmayıp internet üzerinde yaymakta onların bir amacı oldu.Gençlerimizin sokaklarda boş boş ellerinde ilan ile gezmesindense bu yol daha yaratıcı olarak düşünüldü, bunun yanı sıra bu gençler insanların dikkatlerini üzerine çekmeleri gibi kendileride fiziksel bir aktivite yapma olanağı kazanmış oldular.Reklamcıların bu dalını kullanan isimlerden;H&M( giyim sektörü),T-Mobile (mobil operatör)gibi markalar iyi bir örnek teşkil edebilir

Benim en çok sevdiğim ise İsveçli EFlilerin
Miss Triniti  Mr Deejay (EF Song 2010) sarkısı ile yapmıs oldukları dans.Bir anda başlayan ve iki dakika civarı görsel bir şölen şeklinde ilerleyen bu etkinlik bir çok sosyal paylaşım sitesindede paylasıldı.Sadece Youtube’da Yaklasık 12.000 kişi tarafından izlendi.